Günümüzde idrar kesesi sarkması nedeniyle idrar kaçırma sorunlarıyla karşılaşan kişilerin sayısında önemli bir artış görülmektedir. İdrar kesesi sarkması, mesane veya üretranın çeşitli nedenlerden dolayı vajinanın içine veya dışına doğru sarkması ile oluşur. Tıptaki ismi "sistosel" olarak adlandırılır. Genellikle kadınlarda görülen bu rahatsızlık, ilerlediğinde en ufak hapşırma, öksürük, ağır kaldırma gibi durumlarda vajina içerisinde şişen idrar torbasının elle fark edilecek duruma gelmesine neden olur. Bu tip durumlar iç basıncın artmasını sağladığı için idrar kaçırmaya yol açar. Hatta ıkınma esnasında idrar kesesi vajinadan dışarı sarkabilir. Bu durum, hastaların böbreklerinde çeşitli sorunlar yaşamasına neden olabilir ve hatta tedavi edilmezse böbrekler bir süre sonra işlevlerini yitirebilir.

İdrar kesesi sarkması gençlerde, doğum yapmış kadınlarda ortaya çıkabilir. Normal doğum yapan kadınlarda doğum zor ise ıkınmadan dolayı idrar kesesinde sarkma meydana gelebilir. Fakat genelde kadınlarda menopoz sonrası dönemlerde ortaya çıkan bu rahatsızlık, östrojen hormonunun azalması ve burada bulunan kasların zayıflaması sonucu ortaya çıkar. Sezaryen ile doğum yapmış olan kişilerde idrar kesesi sarkması daha az görülür.

İdrar kesesinde oluşan hafif sarkmalar genelde bir belirti vermeyebilir. Orta derecede olan sarkmalarda ise karnın aşağı bölümlerine doğru bir ağırlık hissi oluşur. Uzun süre ayakta kalmak ya da cinsel ilişki sırasında bu his daha da belirgin hale gelir.

Gibi durumlar idrar kesesi sarkmasının en önemli belirtileridir. Genelde kadınlar, idrar kesesinin vajinadan dışarı doğru sarkması şikayeti ile doktora giderler. Fakat bazı durumlarda da genel jinekolojik kontrolleri esnasında ortaya çıkabilir. Hastaya uygulanan muayenede idrar tahlili, idrar kültürü ve böbrek fonksiyon testlerini içeren tahliller yapılır. Bu rahatsızlıkta en kesin teşhis, ürojinekolojik muayene sonucu belli olur.

Bu rahatsızlıkta tedavi şekli, kadının yaşına, çocuk isteyip istemediğine ve genel sağlık durumuna bakılarak belirlenir. İleride çocuk sahibi olmayı düşünen kadınlara genelde idrar kesesinin yukarı kaldırılarak yapılan ameliyat türü önerilir. Bu tip ameliyatlarda başarı oranı ne yazık ki sadece %50 civarındadır. Eğer sarkmanın şiddeti çok fazla ise "mesh" adı verilen bir yöntemiyle tıbbi bezler hastanın mesanesinin altına yerleştirilir. Bu teknikte ise başarı oranı %90 civarındadır. İdrar kesesi sarkmasına karşı kadınların bilinçli olması ve ileride büyük sorunlarla karşılaşmaması için gerekli tedbirleri alması gerekir.

İdrar kesesi sarkması, sadece fiziksel rahatsızlıklarla sınırlı kalmaz, aynı zamanda psikolojik ve sosyal sorunlara da yol açabilir. Kadınların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir ve sosyal izolasyon, depresyon gibi durumlara neden olabilir. Bu nedenle erken teşhis ve tedavi son derece önemlidir.

Önleyici tedbirler arasında, pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler (Kegel egzersizleri) ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek bulunur. Bu egzersizler, pelvik taban kaslarını güçlendirerek idrar kesesi sarkması riskini azaltabilir ve hatta mevcut sarkmayı hafifletebilir.